Ä°zmirin Amcıkları…2 .Bölüm [ALINTI]

“Bir saniye Zeynep, açıyorum!” dedim. Fidan da aniden çırpınmayı bırakmıştı, elimi çektim aÄŸzından. Aceleyle pantolonlarımızı çektik ve üstümüzü başımızı düzelttik. Kapıyı açtım. Zeynep sinirli bir ÅŸekilde daldı içeriye. Bir Fidan’a, bir bana bakarak, “Ne yapıyordunuz? Kapıyı neden kilitlediniz? Kıza ne yaptın Harun? Ä°yimisin Fidan? BirÅŸey yapmadı ya?” diye bağırarak soruları yaÄŸdırıyordu. Sanki beni dövecek gibi kızgındı. “Zeynep sakin ol, birÅŸey yapmadık, konuÅŸuyorduk sadece!” dedim. Fidan da beni destekledi, “Valla biÅŸey yapmadık abla!” diyerek. Ama Zeynep inanmamış gibiydi, “Kapıyı niye kilitlediniz ozaman? Anlamadım mı sanıyorsunuz ne halt yediÄŸinizi! Kızım bak aklını başına topla, sonra benim durumuma düşersin!” dedi. Zeynep bunları derken gözleri dolmuÅŸtu, nerdeyse aÄŸladı aÄŸlayacaktı, sinirden eli ayağı titriyordu, yüzü kıpkırmızı olmuÅŸtu.

Zeynebe, “Sakin ol, birÅŸey yapmadık diyorum! Sen otur şöyle, sakin ol, ben sana bir sigara getireyim, kendine gel!” dedim ve Zeynebi yataÄŸa oturttum, odadan çıktım. Sigara salondaydı. Fakat ben odadan çıkınca, Zeynep Fidan’a, “DoÄŸru söyle, sikti mi seni? Bozdu mu kızlığını? Ä°ndir donunu, bakacam, kan var mı!” dedi. Bunu duyunca ben koridorda zınk diye kaldım. DoÄŸrusu Zeynebin bu iÅŸi bukadar dallandırıp budaklandıracağını hiç beklemiyordum. Fidan da halen, “Abla valla biÅŸey yapmadık!” diyordu. Ne olacağını merak etmiÅŸtim, hemen salondan sigarayı ve kültablasını alıp, döndüm odama. Zeynep zorla Fidan’ın kot pantolonunu çözmeye çalışıyor, Fidan da, “Yaa abla, valla sikmedi diyorum, neden inanmıyorsun!” diyerek, Zeynebi engelliyordu.

Zeynebe bağırdım hemen, “Kızım, delirdin mi! Napıyorsun, bırak kızı!” diyerek. Zeynep de bana bağırdı, “Sen karışma, küloduna bakacam, kan var mı diye!” dedi. Bir an düşündüm, Fidan’ı amından sikmedim ki, küloduna baksa da birÅŸey çıkmayacaktı nasıl olsa. Fidan’a göz kırparak, “Tamam Fidan, bırak baksın da ikna olsun!” dedim. Yine de Fidan pantolonunu indirmemekte ısrar ediyordu. Zeynep, Fidan’ın bana baktığını farkedince, “Sen çık odadan, ben bakarım!” dedi. “Tamam!” dedim çıktım odadan, ama kapının hemen yanına dikildim. Zeynebin Fidan’ın küloduna bakacağı düşüncesi, nedense yarağımın anında sertleÅŸmesine sebep olmuÅŸtu.

Kapının direÄŸinden kafamı uzattığımda, Zeynep Fidan’ı önünde ayaÄŸa dikmiÅŸ, pantolonunun düğmesini çözüyordu. Fakat çözüp, pantolonu dizine indirdiÄŸine, Fidan’a, “Sikmedi de, bu kan ne?” diye bağırınca, ben ÅŸok olmuÅŸtum. Fidan da ÅŸok olmuÅŸtu ki, “Ne kanı? Olamaz, hani, bakayım!” diyerek külodunu indirdi. Ozaman ben de gördüm, Fidan’ın beyaz külodunun aÄŸ kısmında harbiden kan vardı. Bunun tek mantıklı açıklaması vardı, ya Fidan adet görmeye baÅŸladı, yada götü kanamıştı ve bunu ikimiz de farketmemiÅŸtik. Fakat ÅŸu kesindi, amını sikmediÄŸim için, kızlığını bozmuÅŸ olamazdım. Kızlık kanı deÄŸildi bu kesinlikle.

Zeynep Fidan’a bağırmaya devam ediyor, “Biliyordum sikiÅŸtiÄŸinizi! Ne olacak ÅŸimdi? Düştün mü benim durumuma! Åžimdi seni kim alır bu halinle? Harun hayatta evlenmez seninle! Sen de benim gibi gider, babam yaşındaki bir adama kakalarsın kendini!” diyordu. Bir an kararsız kaldım, ne yapacağımı bilemedim. Tam, içeri gireyim, bunun adet kanı olabileceÄŸini söyleyim diye düşündüm ki, Fidan benden önce davranıp, “Abla valla düşündüğün gibi deÄŸil, arkadan yaptı sadece. Amıma ellemedi bile! Ä°ki gözüm önüme aksın ki doÄŸru söylüyorum!” dedi. Zeynep ise kızın üstüne üstüne gitmeye devam ediyordu, “Emin misin bundan? Bu kan neyin nesi ozaman?” diyordu.

Ben fazla dayanamadım, daldım içeriye, “Kızın götü yırtılmış ve kanamıştır!” dedim. Ben içeriye girince Fidan külodunu çekmiÅŸti hemen yukarıya. Zeynep halen ısrar ediyordu, “Dön kız arkanı, bakacam götüne!” dedi. Fidan utana sıkıla döndü arkasını Zeynebe. Zeynep Fidan’ın külodunu indirdi ve “EÄŸil biraz!” dedi. Fidan öne doÄŸru eÄŸildi biraz. Zeynep de iki eliyle Fidan’ın götünün yanaklarını ayırdı, göt keçiören escort deliÄŸini inceliyordu. O manzara karşısında benim yarak kazık gibi oldu tabii. Zeynep Doktor edasıyla Fidan’ın göt deliÄŸini biraz inceledikten sonra, bilgiç bir tavırla, “Hmmm! Tamam, büzüğün yırtılmış! Ama korkulacak birÅŸey yok, kendi kendine iyileÅŸir!” dedi. Sonra kendi eliyle Fidan’ın külodunu yukarı çekti. Fidan da doÄŸruldu ve kot pantolonunu çekti yukarı, düğmesini ilikledi.

Ben de Zeynebe, alaycı bir gülümsemeyle, “GöreceÄŸini gördün mü Doktor hanım? Kız bakiremiymiÅŸ?” dedim. Zeynep sinirle ayaÄŸa kalkarak karşıma dikildi, “Sen sus, konuÅŸma! Ulan madem okadar azgınsın, köyde sikilecek okadar karı kız var, hepsi de yarak diye geberiyor, bir kaÅŸ göz etsen altına dünden yatacaklar, git onları sıraya düz, sik hepsini de! Ama Fidan’dan ne istiyorsun salak? Hem sen dur bakalım, bu yaptığınızı teyzeme ve dayıma söylediÄŸimde, böyle sırıtmaya devam edecekmisin, göreceÄŸiz!” dedi.

Fidan korkmuÅŸtu, aÄŸlamaya baÅŸladı, “Abla, söyleme ne olur!” diye yalvarıyordu. DoÄŸrusu ben de acaip tırsmıştım, babam bu yaptığımı duysa kalp krizi geçirirdi kesin. Buna izin veremezdim, ses tonumu yükseltip, “Saçmalama Zeynep! Kimseye birÅŸey söylemeyeceksin! Ya deÄŸilse…” dedim tehditkar bir ÅŸekilde. Zeynep diklenerek, “Evet, ya deÄŸilse ne yaparsın?” dedi. Ä°ÅŸin tuhaf tarafı, yarım bıraktığım cümlenin gerisini nasıl tamamlayacağımı ben de bilmiyordum, çaresizlikten yarım çıkmıştı aÄŸzımdan. Ve Zeynep yememiÅŸti Blöfümü, pis pis sırıtarak, “Ben gidiyorum, ÅŸimdi söyleyecem, görürsün sen birazdan!” dedi ve kapıya yöneldi.

Tepem attı birden, “Nereye gidiyorsun amına koduÄŸumun orospusu!” diye bağırıp, Zeynebi kolundan tuttuÄŸum gibi yataÄŸa fırlattım. Bu sefer ÅŸok olma sırası Zeynep de idi, bunu yapacağımı beklemiyordu. Kalkmasına fırsat vermeden sırtüstü yatırıp üstüne çıktım, ellerini tuttum ve bacaklarının üstüne, kasıklarına yakın oturdum. Fidan’a da, “Kes aÄŸlamayı da, git salondan telefonumu getir, çabuk!” diye bağırdım. Fidan robot gibi salona koÅŸtu. Zeynep ise telaÅŸla, “Bırak beni! Ne yapacaksın? Kalk üstümden!” diyerek altımda debeleniyordu. “Ne mi yapacam? Sikecem tabii ki! Amına koyacam senin orospu! Ä°lk önce seni sikmem lazımdı! Sen de köyün diÄŸer amcıkları gibi yarak için geberiyorsun!” dedim ve eÄŸildim, boyunu, boÄŸazını, öpüp yalamaya baÅŸladım. Zeynebin debelenmeleri nafile idi.

Fidan telefonumla gelince, surat ifadesinden, telefonu ne için istediÄŸimi anlamadığını sezdim. “Resim çekmesini biliyormusun?” dedim. “Biliyorum da, nerden açılıyor bu?” dedi. Tarif ettim, açtı, buldu fotoÄŸraf çeken tuÅŸu, “Tamam!” dedi. “Ä°yi, geç ÅŸimdi ÅŸuraya, resimlerimizi çek! Yakından, uzaktan, deÄŸiÅŸik deÄŸiÅŸik açılardan, bol bol çek!” dedim. Fidan geçti, resim çekmeye baÅŸladı. Ben de Zeynebin boynundan aÅŸağı, göğüs çatalına doÄŸru öpüp yalamaya baÅŸladım. Debelenirken gömleÄŸinin birkaç düğmesi patlamıştı. GömleÄŸini, en yukardan bir düğme, birkaç düğme de alttan tutuyordu. Zaten debelenmeseydi bile, o kafam gibi göğüsleri bütün düğmeleri patlatacak gibi duruyordu.

En yukardaki düğmeyi de ben diÅŸlerimle koparınca, o sütyene sığmayan koca göğüsleri daha bir ortaya çıktı. Göğüslerinin sütyenden taÅŸan kısımlarını öpüp yalıyordum. Zeynep de bundan zevk alıyordu ki, debelenmesi biraz azalmıştı. Ama yine de, “Yapma, kalk üstümden!” diye bağırıyordu. Ellerini tuttuÄŸum için ellerimle baÅŸka birÅŸey yapamıyordum, Fidan’a söyledim, Zeynebin sütyenini aÅŸağı sıyırmasını. Sıyırınca göğüsleri serbest kaldı. Göğüsuçları sertleÅŸmiÅŸti, evet, istemiyormuÅŸ gibi davransa da, bu Zeynebin de hoÅŸuna gidiyordu. Göğüsuçlarını yalayıp emmeye baÅŸladığımda Zeynebin ses tonu deÄŸiÅŸti, “Yapma!” derken artık sertlik kalmamıştı. Bağırmıyordu, sadece normal konuÅŸur gibi, “Yapma!” diyordu. Fidan resim çekmeye devam ediyordu. Yarağım da pantolonumun içinde kasıklarımı aÄŸrıtacak kadar ÅŸiÅŸmiÅŸti.

Fidan’a, “Gel buraya, kemerimi keçiören escort bayan çöz, pantolonumun düğmesini aç, fermuarımı indir, yarağımı çıkar!” dedim. Fidan hemen telefonu kenara bıraktı, geldi, dediklerimi yaptı. Yarağım serbest kalınca bir nebze rahatlamıştım. Fidan’a resim çekmeye devam etmesini söyledim. Zeynep ise yarağımı görünce bakışlarını pür dikkat yarağıma dikmiÅŸti. Artık debelenmeyi de, konuÅŸmayı da bırakmıştı. Ama ben yine de ellerini bırakmıyordum. Ben Zeynebin bacaklarında, kasıklarına yakın oturuyordum. Biraz aÅŸağı, dizlerine doÄŸru kaydım. Fidan’a, Zeynebin ÅŸalvarını ve külodunu aÅŸağı sıyırmasını, sonra da resim çekmeye devam etmesini söyledim. Fidan ÅŸalvarı ve külodu aÅŸağı sıyırırken, Zeynep sadece yutkunuyordu, heyecanlandığı belli oluyordu.

“Bak Zeynep, ben seni sikmeden bırakmayacağım! Ama zorla, ama seve seve! Sen bu yarağı yiyeceksin, hiç kaçarın yok! Karar senin, güzellikle olsun diyorsan, ellerini bırakacağım!” dedim. Zeynep sanki bunu dememi bekliyormuÅŸ gibi, “Tamam, bırak ellerimi!” dedi. Temkinli bir ÅŸekilde bıraktım ellerini, aksi bir hareket yaparsa hemen yeniden tutacaktım. Ama sadece biraz doÄŸrulup, aÄŸrıyan bileklerini ovuÅŸturdu. Ben de o arada gömleÄŸinin kalan son iki düğmesini çözdüm, “Çıkar gömleÄŸini ve sütyenini!” dedim. Ä°kiletmeden çıkardı ikisini de. Åžimdi üst kısmı tamamen çıplak, aÅŸağıda da ÅŸalvarı ve külodu bacaklarına kadar sıyrıktı.

Kalktım üzerinden, ÅŸalvarını küloduyla birlikte çekip çıkardım ayağından, odanın bir köşesine fırlattım. Sonra da kendi pantolonumu ve boxerimi çıkardım. Fidan’ın elinden telefonumu aldım ve Zeynebin çırılçıplak resimlerini çektim. Her nekadar Zeynep bir eliyle göğüslerini, diÄŸer eliyle de amını kapatmaya çalışsa da, amının ve göğüslerinin göründüğü birkaç resmini çekmiÅŸtim. Sonra aklıma bir baÅŸka düşünce geldi, “Fidan, sen de geç Zeynebin yanına!” dedim. Fidan suratıma bön bön bakıp, “Niye ki?” diye sordu. “Sen geç, anlatırım sonra!” dedim. Aslında anlatacak birÅŸeyim yoktu, istediÄŸimi yapması için demiÅŸtim bunu. Fidan geçti, Zeynebin yanına oturdu. Bir giyinik, diÄŸeri çırılçıplaktı. Birkaç resim de öyle çektim.

Sonra Fidan’a soyunmasını söyledim. Ama Fidan, “Yaa, ben niye soyunuyorum ki?” dedi. SinirlenmiÅŸtim, “Amına koydurtma ÅŸimdi, hadi soyun! Bir bildiÄŸimiz var herhalde!” dedim. Bir bildiÄŸim falan yoktu, ikisini de çıplak görmek ve resimlerini çekmek için içimde dayanılmaz bir arzu vardı sadece. Fidan gönülsüz gönülsüz soyunurken, ben ikisini aynı karelerde görüntülemeye devam ediyordum. Fidan soyunma iÅŸini ağırdan alınca, ben bu sefer Zeynebe sertçe bağırdım, “Yardım etsene kızın soyunmasına, ne duruyorsun!” diye. Zeynep de, “Tamam, tamam, bağırma!” diyerek soyunmasına yardım etti. Az sonra Fidan da Zeynep gibi çırılçıplaktı. Her aÅŸamada resim çekiyordum.

Komutlar veriyordum resim çekerken, “Fidan, sen elini Zeynebin göğüslerine koy, Zeynep sen de elini Fidan’ın amına at! Birbirinize bakın, dudaklarınızı yaklaÅŸtırın!” diye. Fidan biraz ürkekçe yapıyordu dediklerimi. Ama Zeynep hemen havaya girmiÅŸti, sanki stüdyoda poz veriyormuşçasına, ciddi ciddi poz veriyordu. Ãœstelik bundan da zevk alıyordu…

Aslında istediÄŸim ÅŸey baÅŸkaydı. Onları birbirilerinin amını yalarken görmek ve resimlerini çekmek isterdim. Ama, buna tepkileri çok kötü olabilir ve bir çuval Ä°ncir’i berbat edebilirim diye düşündüm. Onun için (ÅŸimdilik) sınırları daha fazla zorlamak istemedim. Åžimdi sıra en önemli ÅŸeye gelmiÅŸti, Zeynebi sikmeye! Zaten yarağım müthiÅŸ zonklamaya baÅŸlamıştı. Fidan’a kalkıp yanıma gelmesini söyledim. Fidan yanıma gelince, onu motive etmek için dudaklarından öptüm ve kulağına da, “Bunu senin için yapıyorum aÅŸkım! Seni seviyorum! Hadi bakalım, bol bol resim çek ÅŸimdi!” diye fısıldadım, verdim telefonu eline. Oysa, daha çok kendi zevkim için sikecektim Zeynebi.

YataÄŸa gidip, Zeynebi sırtüstü yatırdım, bacaklarını ayırdım, arasına uzandım etlik escort ve dudaklarından öpmeye baÅŸladım. Hemen karşılık verdi orospu. Çok ateÅŸli öpüşüyordu. Dudaklarından göğüslerine indim. O kafam gibi göğüslerini avuçlarımın arasında yoÄŸura yoÄŸura okÅŸarken, sivrilmiÅŸ uçlarını sırayla emiyordum. Zeynep ufaktan inlemeye baÅŸlamıştı. Amına inip, amını yalamaya baÅŸladığımda, Zeynep birden irkildi, telaÅŸla hafif doÄŸruldu ve “Ne yapıyorsun?” diye sordu. Åžaşırmıştım. Demek ki Zeynebin amı da hiç yalanmamıştı. Cevap vermedim, sadece yalamaya devam ettim. Zeynebin inlemeleri artmıştı. Zevkten kıvranıyordu resmen. Çok geçmeden de titreye titreye, kasıla kasıla, inleye inleye, çırpına çırpına orgazm olup boÅŸaldı.

Artık sikmenin zamanı gelmiÅŸti. Zaten ben de kuduruyordum biran önce amına girmek için. Zeynebi kim sikip bozduysa, bana iyilik etmiÅŸti, direk dayadım yarağımı amına. Amı zaten vıcık vıcık ıslaktı, hiç zorlanmadan tek seferde kökledim. O anda ikimizin de aÄŸzından aynı anda uzun bir, “Ohhhhh!” çıktı. Amının içi fırın gibi yanıyordu. Yarağım içinde birkaç saniye hareketsiz beklerken, göğüslerini avuçladım, dudaklarını öptüm. Sonra gidip gelmeye baÅŸladım. Rahat girip çıkıyordum. Daha rahat girip çıkayım diye, Zeynep dizlerini kırıp geriye çekmiÅŸti.

Gelmek üzereydim. Hatta amına ilk soktuğumda gelecektim. Zor tutuyordum kendimi boşalmamak için. Boşalır gibi olacağımda girip çıkmayı durdurup, içinde hareketsiz bekliyor ve göğüsleriye ilgileniyordum. Öpüp, yalıyor, emiyordum uçlarını. Sonra amına bir iki girip çıkıp, tekrar hareketsiz bekliyordum içinde. Bunu yapmasam anında boşalacaktım. Ama ne yaptımsa boşalmamı fazla geciktiremedim. Gözlerim kaymaya başlamıştı. Yarağımı amından çıkarıp göbeğine doğru fışkırttım döllerimi. Taa göğüslerine kadar fışkırmıştı döllerim. Zeynep bukadar çabuk boşalacağımı beklemiyordu belli ki, yüzünde tatminsiz bir ifade vardı.

Yarağımdan son damla döller de çıktıktan sonra, tekrar soktum amına. Ve olanca gücümle pompalamaya başladım. Yarağım inmemişti ve Zeynep buna da şaşırmıştı. Ama az sonra suratındaki o şaşkın ifade yerini orgazm olmak üzere olan bir kadının surat ifadesine bıraktı. Zeynep şimdi inliyor, kıvranıyor ve çırpınıyordu. Bacaklarını belime doladı ve beni kendine çeke çeke orgazm olup boşaldı. Bir süre öyle kaldık. Bacaklarını gevşetince çıktım amından. Yarağım halen kazık gibiydi. Zeynebin üstünden kalkıp, Fidanı çağırdım yanıma.

Fidan gelince elinden telefonu aldım, dudaklarını öptüm ve Zeynebin yanına yatmasını söyledim. Fidan hemen telaÅŸlandı, “Neyapacaksın?” diye sordu. “BirÅŸey yapmayacağım, 31 çekeceÄŸim sadece!” dedim. Fidan dediÄŸimi anlamamış gibi suratıma bakarak yattı Zeynebin yanına. Ben de göbeÄŸi hızasında dikildim, 31 çekmeye baÅŸladım. Bunu yaparken de resim çekiyordum. Ä°kisinin yanyana ve çırılçıplak görüntüsü çabucak boÅŸalmamı saÄŸladı. Her ne kadar Zeynebin göbeÄŸine ve göğüslerine fışkırttığım kadar çok olmasa da, Fidan’ın göbeÄŸini ve göğüslerini sulamıştım döllerimle. Bunu da görüntüledim.

Fidan’ı dudaklarından öpüp kaldırdım, götüne ÅŸaplak atıp, mutfaktan peçete getirmeye yolladım. Sonra da Zeynebi dudaklarından öpüp, kaldırdım. Amını avuçlayarak, harika bir amı olduÄŸunu, sikmeye doyamadığımı söyledim. Kıpkırmızı yüzü biraz daha kızarmıştı. O sırada peçeteler gelmiÅŸti. PaylaÅŸtık peçeteleri. Üçümüz de dölleri sildikten sonra, “Hadi giyinin!” dedim ve ben de giyinmeye koyuldum. Giyinip etrafı düzelttik, Zeynebin kopan düğmelerini aradık bulduk. Ä°ÄŸne ipliÄŸin yerini tarif ettim, diktiler düğmeleri. Banyoda elimizi yüzümüzü, yıkadık, saçımızı başımızı düzelttik. Ve sonra görüşeceÄŸimizi söyleyip, kızları gönderdim evden. Çünkü çok geç kalırlarsa merak edebilirlerdi.

Babamı arayıp, evde olduğumu söyledim, beni de merak etmesinler diye. Evi birkez daha kontrol edip, bira şişelerini, sigara izmaritlerini, peçeteleri çöpe attım. Kapıyı pencereyi açıp, evi havalandırdım. Sonra da oturup, çekilen resimlere keyifle baktım ve Laptopuma aktardım. Ama aklımdan Zeynebin söylediği, köyde sikilecek bir sürü karı ve kızın olduğu lafı hiç çıkmıyordu. Demek ki, köyümüz amcık cevheriydi de, ben bilmiyordum!

[Harun]