Ilk Adımlar 4

Ass

BeÅŸ dakika içinde giyinip hazırlanmıştım. Satranç takımını, babamla annemin tavla oynadığı sehpaya yerleÅŸtirdim ve heyecanla beklemeye baÅŸladım. Nihat kız kardeÅŸimi sikmeye gelecekti, ama onun bundan haberi yoktu. Bu arada kulağım banyodaki kız kardeÅŸimdeydi. Pencereden baktım, Nihat bizim kapıya doÄŸru yürüyordu. Elinde de küçük bir paket vardı. Hemen aÅŸağı inip, kapıyı açtım. Nihattı, HoÅŸ geldin, deyip içeri aldım. ÅŸaÅŸkınlığı yüzünden okunuyordu.Birlikte yukarı çıktık. Tam ön odaya girecekken banyonun kapısı açıldı ve kız kardeÅŸim havluya sarınmış olarak banyodan çıktı. Öğretsem böyle bir ÅŸey yapamazdı. Bizi karşısında görünce ÅŸaşırıp, Ayyy, diye bir çığlık attı ve arka odaya koÅŸup içeri girdi. Ä°kimiz de donup kalmıştık. Kız kardeÅŸim inanılmaz güzellikteydi. Ãœzerindeki havlu memelerinin yarısından baÅŸlayıp, diz kapaklarının bir karış üzerine kadar iniyor ve bütün güzelliÄŸini sergiliyordu. Banyonun sıcağından kıpkırmızı olan yanakları onu geliÅŸmiÅŸ bir genç kız yapmıştı. Nihat heyecandan neredeyse elindeki paketi düşürecekti. Kusura bakma, dedim ve odaya aldım. ÅŸaÅŸkınlığı geçmiÅŸti. Elindeki paketi uzatıp, Hamza Dayının Pastanesinden kurabiye aldım, dedi.Zahmet ettiÄŸini söyleyerek paketi alıp komodinin üzerine koydum, Åžimdi kardeÅŸim bize çay yapar, birlikte yeriz, dedim. Tedirgin görünüyordu ama satranç takımının açılmış olduÄŸunu görünce biraz rahatlamıştı. Satranç sehpasının önündeki sandalyelerden birine otururken, Oooo, sen her ÅŸeyi hazır etmiÅŸsin, dedi. Daha neleri hazır ettiÄŸimi bir bilseydi ne derdi acaba diye düşündüm. Sonra omuzuna vurarak, Yav Nihat, artık kimse satranç oynamak istemiyor. Kendi kendime oynamaktan sıkıldım be, otuzbir çeker gibi bir ÅŸey, dedim. Hergelenin tekiydi. Cevabı hemen yapıştırdı. Ne yani ÅŸimdi beni satrançta sikecek misin, dedi. Biraz sonra olacaklardan heyecanlıydım ama, sakin davranmaya çalışarak, Gücü gücüne yetene aslanım, dedim ve karşısındaki sandalyeye oturdum. Aklım fikrim kız kardeÅŸimdeydi. Söylediklerimi yapıyor muydu? Odaya ne zaman ve nasıl girecekti? Daha sonra neler yapacaktı? Bu sorular kafamda dolanırken oyuna baÅŸladık. Ama oyun umurumda deÄŸildi. O bir piyonu ileri sürüyor, ben de benzer bir ÅŸey yapıyordum. Numaradan oyunu düşünür gibi yapıp elim çenemde uzun süre bekliyordum. Sabrım tükenmek üzereyken kapı açıldı ve kız kardeÅŸim içeri girdi. Gözlerime inanamadım ve kalbim çarpmaya baÅŸladı. Karşımda, o ortaokul öğrencisi masum görünüşlü kız kardeÅŸim deÄŸil, lokum gibi bir genç kız vardı. Belli ki yanaklarına annemin allığından sürmüş, altın gibi parlayan uzun saçlarını omuzlarından aÅŸağı salmış, giymesini söylediÄŸim entarinin düğmelerini memelerine kadar açmıştı. Hatta entarinin eteÄŸindeki düğmelerinden bir kaçı daha açıktı. Yürüdükçe bembeyaz bacakları açığa çıkıyordu. Yanımıza gelip, elini Nihata uzattı ve çok nazik bir ÅŸekilde, – HoÅŸ geldin Nihat abi, dedi. Ona niçin abi dediÄŸini anlayamamıştım.Nihat hemen ayaÄŸa kalkıp, onun gözlerinin içine baygın baygın bakarak, HoÅŸ bulduk, dedi. Elleri hâlâ birlikteydi. Kız kardeÅŸim de onun gözlerine hayranlıkla bakıyordu. Kıskançlık damarlarım kabarıverdi. Hadi bakalım, oyunumuzu bozma, bize çay yap, bak Nihat kurabiye getirmiÅŸ, dedim ve komodinin üzerindeki paketi gösterdim.

Onu hemen sepetlemek isteyiÅŸime bozulmuÅŸtu, öfkeli bir sesle, – Peki abi, diyip paketi aldı ve dışarı çıktı. Biz oyuna sözüm ona devam ediyorduk. Nihatın gözü sürekli kapıdaydı. Mat olmak üzereydim ki, kapı açıldı ve elinde tepsiyle kız kardeÅŸim girdi. Tepside üç bardak çay ve bir tabak kurabiye vardı. Önce Nihata yaklaşıp tepsiyi uzattı. Bu arada da benim söylediklerimi unutmamış, iyice eÄŸilmiÅŸti. Düğmeleri açık entarisinden memeleri olduÄŸu gibi görünüyordu. Nihat dağılmıştı, titreyen elleriyle çay bardağını aldı ve zorla sehpaya koydu. Kız kardeÅŸim elinde tepsiyle hâlâ aynı durumda bekliyordu. Nihat ne yapacağını ÅŸaşırmış, gözlerini kız kardeÅŸimin memelerine dikmiÅŸ öyle duruyordu. – Nihat abi, kurabiye de al, dedi kız kardeÅŸim. Yine elleri titreyerek iki kurabiye aldı ama onları koyacak yer bulamıyordu. Kız kardeÅŸim bu defa benim önüme geldi ve çay vermek için eÄŸildi. Göz göze geldik. Öyle eÄŸilmiÅŸti ki, memelerinin uçları görünüyordu. Çayımı aldım ve kız kardeÅŸime, kurabiye tabağını sehpaya bırakmasını söyledim. Tabağı bırakıp, sedire gitti ve dizlerini kırarak oturdu. Otururken entarisinin eteklerini yukarı çekmiÅŸ bembeyaz baldırlarını ortaya çıkarmıştı. Sikimin dimdik olduÄŸunu hissettim ve Nihatın önüne baktım. O benden beterdi. Önündeki kabarıklığı benden saklayabilmek için bacaklarını sıkıyordu. Sonunda bacak bacak üstüne attı ama kabarıklık gene de belli oluyordu. Toparlanıp çayından bir yudum aldı ve o sırada sedirden yana baktı. Kız kardeÅŸimin bembeyaz baldırlarını görünce, aÄŸzındaki çayı genzine kaçırdı ve öksürmeye, hapşırmaya baÅŸladı. Neredeyse nefes alamıyordu. Kız kardeÅŸime seslenip, bir bardak su getirmesini söyledim. Hemen yerinden fırlayıp, elinde bardakla döndü ve Nihata uzattı. Memeleri yine Nihatın gözlerinin önündeydi. Nihat abandone olmuÅŸtu.Sudan bir iki yudum alıp bardağı geri verdi. – Oh be, nihayet kendime gelebildim. Çay sıcakmış, genzime kaçtı, kusura bakmayın, dedi. Ortalık sakinleÅŸince oyuna devam ettik ama ne oyun… Ä°kimiz de ne yaptığımızı bilmeden taÅŸ sürüyorduk. Nihatın bir gözü kız kardeÅŸimin iyice araladığı bacaklarındaydı. O ise hiç aldırmaz gibi kurabiye yiyor ve çayını yudumluyordu. Nihat, gözü kız kardeÅŸimde olduÄŸu için, çay bardağını sehpaya koyarken satranç takımının üzerine deviriverdi. Ä°kimiz birden ayaÄŸa fırladık. Nihat çok güç durumdaydı Durumu gören kız kardeÅŸim de yardıma gelmiÅŸ, sehpayı toparlamaya baÅŸlamıştı. Ayakta ÅŸaÅŸkın ÅŸaÅŸkın duran Nihatın siki pantolonunu yırtacak gibi duruyordu. Kız kardeÅŸim sehpadakileri alırken birkaç kez ona sürtünmeyi de ihmal etmedi. Tam o sırada dış kapı çaldı. Üçümüz de donup kalmıştık. Annemler dönmüş olamazdı. Olsa bile kapıyı anahtarla açarlardı. Tam ben kapıya giderken kız kardeÅŸim daha atik davrandı ve elindekileri yemek masasına bırakarak, Ben bakarım abi, diyip dışarı fırladı. Nihat dehÅŸetli mahcuptu ve ne yapacağını ÅŸaşırmış durumdaydı. Yavv, kusura bakma, ortalığı bok ettim. Gene bugün sakarlığım üzerimde, dedi. Ben omuzuna vurarak,BoÅŸ ver dert etme, bizimki toparlar ÅŸimdi, dedim. Nihat, Oyunun da içine ettik, birazdan yeniden baÅŸlarız, dedi. Belli ki her ÅŸeye raÄŸmen hayatından memnundu. Aradan birkaç dakika geçti geçmedi, kız kardeÅŸim içeri girdi, Abi, Sema teyze seni çağırıyor. Çocuklar top oynarken salonun camını kırmış, onu taktıracakmışsın, dedi ve gene geçip sedire bacaklarını açarak oturdu. ÖfkelenmiÅŸ görünerek, Öf be, tam da zamanıydı. Abim yok diyemedin mi, diye çıkıştım. Kız kardeÅŸim suçlanmış gibi, Ne biliyim abi, aklıma gelmedi; hem kızı Nuran aÅŸağıda seni bekliyor,dedi. Nihata dönüp, Åžu iÅŸe bak yav, ağız tadıyla bi oyun oynayamadık, kaç gündür bunu bekliyordum, ben birazdan gelirim, deyip aÄŸzıma bir kurabiye attım ve kapıya yöneldim. Nihat arkamdan, Ben de geliyim, sana yardım ederim, dedi. Ama hiç de niyetli görünmüyordu. Kapıdan çıkarken, BoÅŸ ver beni bekle, birazdan gelirim, dedim ve kapıyı çarpıp çıktım.Her ÅŸey, beklediÄŸimden daha iyi geliÅŸiyordu. AÅŸağı indim, dış kapıyı açıp sertçe kapattım ve tekrar yukarı çıktım. Önce arka odaya geçip pusuya yattım. Kulaklarımı tavÅŸan gibi dikip, içerdeki sesleri duymaya çalışıyordum. Heyecanım doruk noktadaydı. Ön odada ÅŸu anda neler oluyordu? Nihat salaklığından kurtulup da kız kardeÅŸime yanaÅŸabilmiÅŸ miydi? Kız kardeÅŸim ona nasıl davranıyordu? Bunları düşünürken sikim kazık gibi olmuÅŸ, salgılanıp donumu ıslatmaya baÅŸlamıştı. Bir yandan da onu Nihata bıraktığım için kahroluyordum. Nihayet kendime gelip içerdeki sesleri dinlemeye çalıştım. Ön odanın kapısı açık olduÄŸu için duymam mümkündü ama hiçbir ÅŸey duyamıyordum. Bir süre sabırsızlıkla bekledikten sonra odadan dikkatlice çıktım. Ön odanın kapısı düşündüğüm gibi açık deÄŸildi.

Belli ki içerde iÅŸi piÅŸirmeye baÅŸlamışlardı. Bir yandan merak, bir yandan kıskançlıkla kapıya doÄŸru sessizce ilerledim. Gözümü anahtar deliÄŸine dayayıp içeriyi gözetlemeye çalıştım. Ama hiçbir ÅŸey göremiyordum. Bu defa deliÄŸe kulağımı dayayıp, sesleri dinlemeye çalıştım. Kız kardeÅŸim, Abim bir saatten önce gelemez Nihat abi, o kadın onu yakalamışken bütün iÅŸlerini yaptırır, diyordu. Aralarındaki konuÅŸmayı dikkatle dinlemeye baÅŸladım. Nihatın sesi titriyor gibiydi, Madem öyle, abin seni benimle niye yalnız bıraktı? Nolur ki, yalnız bıraktıysa Nihat abi? Ben olsam, kız kardeÅŸimi bir erkekle yalnız bırakmazdım. Ama sen onun arkadaşı deÄŸil misin? Olsun,sonuçta ben de bir erkeÄŸim ve sana da tutkunum. Kısa bir sessizlikten sonra kız kardeÅŸim, Evet biliyorum Nihat abi, müsamere gecesini hatırladın mı, dedi. Kız kardeÅŸim üzerine düşeni yapmaya devam ediyordu. Seslerden içerde bir hareketlenme olduÄŸunu fark ettim. Nihat, O gün benden kaçtın, ama ÅŸimdi kaçmayacaksın deÄŸil mi, dedi. Belli ki ona yanaşıyordu. Kız kardeÅŸim,- Niye kaçıyım ki, orda herkes vardı da, çok korktum. Biliyor musun Nihat abi, o gün öyle heyecanlandım ki, ya Tahsin Hoca geri gelse de bizi öyle yakalasaydı ne olurdu, düşünebiliyor musun? O hödüğün biri be, niye öyle korktun ki?.. Yanına oturabilir miyim, canım benim?- Tabii Nihat abi. Nolur bana abi deme, adımı söyle, Nihat de, olur mu? Dur, tabak düşecek, ÅŸuraya koyayım… Dur ama, yapma.. Canım, ben sana vurgunum, biliyor musun? Hep böyle bir günü bekliyordum, nihayet geldi. Nolur dur , acele etme… ama canımı yakıyorsun… Bu konuÅŸmaları dinlerken sikim kemik gibi olmuÅŸtu. Neredeyse içeri dalacaktım. Tam o sırada kız kardeÅŸim,- Helaya gitmek istiyorum, dedi. Hemen yana çekildim. Kapı açıldı ve kız kardeÅŸim önümde dikildi. Parmağını dudaklarına götürerek, sus iÅŸareti yaptı, arka odaya gidip biraz oyalandıktan sonra yine önümden geçerek odaya girdi ve kapıyı aralık bıraktı. Åžimdi kendimi göstermeden içeriyi görebiliyordum. Nihat, pantalonunun üzerinden sikini ovuÅŸturuyordu. Kız kardeÅŸim, içeri girince doÄŸru gidip onun yanına oturdu. Nihat hemen elini omuzuna atıp onu kendine çekti ve memesini tuttu. Öbür elini de bacaklarına attı, eteÄŸini yukarı sıyırdı. Kız kardeÅŸimin bacakları donuna kadar açılmıştı.; Başını Nihatın göğsüne dayamış öyle duruyordu. Nihat,Oh, güzel memelerini rahatça sevebiliyorum ne güzel, dedi ve öbür elini donundan içeri sokup amını avuçladı. Kız kardeÅŸim yerinden sıçrayarak, Ayyy, napıyosun, yapma… diye çığlık attı. Nihat kendini kaybetmiÅŸti. AyaÄŸa kalktı, onu kollarından tutup sırtüstü sedire yatırdı ve üzerine geçti. Kız kardeÅŸim, belli ki yalancıktan itiraz ediyor, Ay, yapma Nihat abi, yapma nolur, ya abim geliverirse, diyordu. Nihat, Hani abin bir saatten önce dönmezdi? Sen söylemedin mi canım, gelirse gelsin, ben hep bu anı bekledim, dedi. BaÅŸlarını tam göremiyordum ama, bellerinden aÅŸağısı gözlerimin önündeydi. Nihat bir yandan onun amını okÅŸuyor, bir yandan da entarisinin düğmelerini açıyordu. Kız kardeÅŸim itirazı kesmiÅŸti. Entarinin önü açılınca onun bembeyaz vücudu Nihatın önüne seriliverdi. Fanila ve sütyen giymemiÅŸti. Nihat memelerine yapışıp emmeye baÅŸladı. YavaÅŸ hareketlerle de donunu aÅŸağı indirdi ve çıkarıp attı. Donunun çıkmasıyla kız kardeÅŸim bacaklarını iki yana açıverdi ama, bir yandan da, Nihat abi nolur yapma, ben daha kızım, nolur, diye yalvarıyordu. Onun yalvarmalarına aldırmayan Nihat elini kemerine atıp bir hamlede çözdü ve pantolonunu çıkarttı, sonra da aynı hızla donunu… Nefes nefeseydi, – Bak canım, bak güzelim, sakın engel olma, sarıl bana, çok güzel olacak, seni çok mutlu edeceÄŸim. Seni çok seviyorum. Kız kardeÅŸimin vücudu Nihatın altında kıvranmaya baÅŸlamıştı, Ama Nihat abi çok korkuyorum… Ya kızlığım bozulursa, ya çocuÄŸa kalırsam, diye inliyordu. Aynı lafları bana da etmiÅŸti. Sikim kazık gibiydi ve bir taraftan da sıvazlıyordum. NihatÕın siki donundan kurtulunca yaylanmış ve dikilmiÅŸti. Kız kardeÅŸimin tahmin ettiÄŸi gibi benimkinden büyüktü. Korkma canım, hiç korkma, diyerek sikini onun amına dayadı ve eliyle tutarak dudaklarına sürtmeye baÅŸladı. Kız kardeÅŸim artık açık açık inliyordu. Nihat onun bacaklarını tutup yukarı kaldırdı ve sikinin başını amına itmeye baÅŸladı. Birden kulağıma aÄŸlama sesi geldi. Evet kız kardeÅŸim aÄŸlıyordu. Ya duyduÄŸu zevkten ya da yapmacıktan aÄŸlıyordu. Mümkün olsa o ibneyi orada öldürürdüm. Ama hiçbir ÅŸey yapamıyordum. Nihat bir yandan sikini itmeye devam ederken bir yandan da, Niye aÄŸlıyorsun sevgilim, bak seni seviyorum, sen de beni sev hadi, boÅŸ durma… diyordu. Sonra sikini bütün gücüyle itti ve onun amına giriverdi. Kız kardeÅŸim müthiÅŸ bir çığlık attı ve Nihat abi naptın, mahvettin beni, kızlığımı bozdun, nolacak ÅŸimdi, ben ne yapacağım. Babam öldürür beni, dedi ve aÄŸlamaya devam etti. MüthiÅŸ rol yapıyordu.

Ona bir kez daha hayran oldum. Ama Nihatın onu duyması ve dinlemesi mümkün deÄŸildi. Omuzlarından kavramış, içinde gidip geliyordu. Kız kardeÅŸimin aÄŸlaması azalmış, iniltiye dönüşmüştü. Nihatın kollarına sarıldı. Nihat delirmiÅŸ gibiydi. Onun içinde gidip geliyor, bir yandan da her vuruÅŸunda, Oh… oh… oh… diye sesler çıkarıyordu. Kız kardeÅŸim de ona katılmış, bacaklarını onun vücuduna sarmıştı. O da benzer sesler çıkarıyordu. Kıskançlıktan kudurmama raÄŸmen, kız kardeÅŸimin sikilmesini seyretmek beni çılgına çevirmiÅŸti. Sikimi çıkarıp otuz bir çekmeye baÅŸladım. Nihat hayvanın tekiydi. Kız kardeÅŸimi eÅŸek siker gibi sikiyordu. Çok acele ediyor ve belli ki bir an önce boÅŸalmak istiyordu. Böğüre böğüre onun içine boÅŸalmaya baÅŸladı. Ben de boÅŸalmak üzereydim, ama yapmam gerekenler aklıma gelince elimi zorla da olsa sikimden çekip, aÅŸağıya indim. Dış kapıyı sessizce açtım ve sertçe kapatarak yukarı fırladım. Nihat kapının sesiyle kız kardeÅŸimin üzerinden kalkmış, elleri sikinin üzerinde odada ÅŸaÅŸkın ÅŸaÅŸkın dolaşıyordu. Odaya girer girmez, gördüklerimden çok ÅŸaşırmışcasına,Noluyor yav, niye çıplaksınız?.. Kız, bu ne hal, siz ne yapıyorsunuz?.. gibi saçma sapan laflar edip, önce kız kardeÅŸimin, sonra da Nihatın üzerine yürüdüm. Durumu henüz anlamış gibi Nihata, Bu ne durum lan, ne yaptın kızcağıza, ulan puÅŸt, ulan ırz düşmanı pislik, biz de seni adam belledik, orospu çocuÄŸu, gül gibi kardeÅŸimin ırzına geçtin haaa, ben bunun hesabını sana sormaz mıyım, diye orasına burasına vurmaya baÅŸladım. ÅžaÅŸkınlıktan ne yapacağını bilemeyen Nihat benden kaçmaya çalışırken, kız kardeÅŸim odadan kaybolmuÅŸtu. Onun yokluÄŸunu fırsat bilip, kız kardeÅŸimi siktiÄŸi sedire bakmasını önlemek için bir an önce odadan çıkmasını saÄŸlamalıydım. Çünkü oraya bakarsa kan görmeyecek ve kız kardeÅŸimin bakire olmadığını anlayacaktı. Sedirin yanındaki donunu ve pantalonunu önüne atıp, Siktir git ırz düşmanı orospu çocuÄŸu, sonra hesaplaÅŸacağız seninle, diyerek bir kez daha üzerine yürüdüm daha sonra da, Nerdesin kız, ne yaptı bu pislik sana, diye bağırmaya baÅŸladım. Nihat on saniyede toparlanmış ve kaçmıştı. Dış kapının kapanma sesini duyduÄŸum anda kız kardeÅŸim odada belirdi ve gelip boynuma sarıldı. Hâlâ çırılçıplaktı ve Nihatın dölleri bacaklarından sızıyordu. Abi, muazzamsın, nasıl faka bastırdın Nihatı Seni görünce ödü bokuna karıştı. Nasıl korktu senden deÄŸil mi! Abi sen çok cesursun be… dedi. Onu tam tutup, biraz önce Nihatla sikiÅŸtiÄŸi sedirin üzerine atacaktım ki, sedirin örtüsü aklıma geldi, – Dur bi dakka, dedim ve sedire baktım. Ãœzerinde küçük bir ıslaklık bile yoktu. Belli ki döllerinin tümünü kız karde?imin içine boÅŸaltmış, o da dışarı akıtmadan sedirden uzaklaÅŸmıştı. Ãœstümdekileri hızla çıkarıp sedire uzandım ve onu yanıma çağırdım. Bu defa NihatÕın yerinde ben vardım. Gelip yarı kalkık sikimi tuttu ve öpmeye baÅŸladı. Benim istediÄŸimi o kendiliÄŸinden yapıyordu. Öpüp yaladıkça sikim dikiliyordu. Ama benim derdim baÅŸkaydı. Nihatla sikiÅŸmek hoÅŸuna gitmiÅŸ miydi? Ondan mı, yoksa benden mi daha çok hoÅŸlanmıştı? Onunla yeniden sikiÅŸmek ister miydi? Ben bunları düşünürken sikimin başını aÄŸzına aldı ve emzik gibi emmeye ba?ladı. Sikimi aÄŸzından çekip, Nihat çok mu iyiydi? Altında çığlıklar atıyordun, dedim. BozulmuÅŸtu. Altımdan sıyrılıp karşıma dikildi ve öfkeyle, Abi, sen ne diyorsun yav, hem beni ona siktiriyorsun, sonra da bana hesap soruyorsun. Nihat beni resmen sikti. Yani onunla sikiÅŸtim. Zevk almışsam nolmuÅŸ yani? Almamalı mıydım? Onun siki de seninkinden büyüktü iÅŸte… dedi. Kıskançlıktan kuduracak haldeydim ama onu doyasıya sikmek istiyordum. Kollarından tutup üzerime çektim ve sikimi yeniden aÄŸzına verdim. O da hırsla aÄŸzına alıp, sikimin üzerinde gidip gelmeye baÅŸladı. Arada diÅŸleriyle başını ısırıyordu. Sanki amının içindeydim. Sikimi ileri ittim ve aÄŸzının içini iyice doldurdum. Sonra ileri geri gidip gelmeye baÅŸladım. Giderek boÅŸalmaya yaklaşıyordum ki, sikimi aÄŸzından çıkarıp, Abi onu niye içime sokmuyorsun? Beni sikmeyecek misin? Çok istiyorum, dedi. Åžaka yollu, Kızım daha biraz önce sikiÅŸmedin mi,a mının içi dolu deÄŸil miydi, diye sordum. Abi, doluydu da ne oldu ki, diye yanıtladı. Belli ki Nihat ibnesi sadece kendini düşünmüş ve kızcağızı orgazma ulaÅŸtıramamıştı. Demin sen boÅŸalmadın mı, diye sordum. İçini çekerek, Yok be abi, kocaman sikiyle amımı acıtıp durdu. Tam zevklenirken de, içime fışkırıverdi. Ä°ÅŸte o sırada da sen girdin içeri, dedi. Åžimdi çok mu istiyorsun, dedim. Hııı, diye cevapladı. Belinden tutup sedire yatırdım ve bacaklarını ayırıp, anında amına giriverdim. Ahhh abim, diye bağırdı. Bir yandan iliklerime kadar dolu olduÄŸum için, bir yandan da Nihat ibnesine bozulduÄŸum için, hiçbir ÅŸey düşünmeden pompalamaya baÅŸladım. Sanki hırsımı kız kardeÅŸimden alıyordum. Birden altımdan çekilerek, Ne yapıyorsun abi, nolur sen de onun gibi yapma, sev beni nolur, dedi. Aklım başıma geldi. Haklıydı. Onu sevmeden sikmeye çalışıyordum. Sanki otuzbir çekmek gibi bir ÅŸeydi. Sikimin başı içindeydi. Bir süre nefes nefese öyle durdum, sonra başını ellerimin arasına alıp önce yanaklarından, sonra da dudaklarından öpmeye baÅŸladım. Ben sana vurgunum, seni çok seviyorum, hep seveceÄŸim, sen benim canımsın, diyip duruyordum. O da bana sarılmış, her yerimden öpüyor, Canım abim diyor, amını sikime doÄŸru itiyordu. Bu defa ben de sikimi büyük bir zevkle içine ittim. Sadece sikim deÄŸil, bütün vücudum titremeye baÅŸlamıştı. O da titriyordu. Bu büyük bir zevkti. Ellerimle incecik belini kavradım. Onun elleri de omuzlarımdan tutmuÅŸ beni kendine doÄŸru çekiyordu ve dudaklarımızla birbirimizi yiyorduk. Bu nasıl bir sikiÅŸti? Bu defa sikimi içinde yavaÅŸ yavaÅŸ ileri geri kaydırıyor, amının her zerresini sikimin üzerinde hissediyordum. Öyle inliyordu ki,sanki benimle sikiÅŸmiyor, inanılmaz bir rüyada yaşıyordu. BoÅŸalmak üzereydi. Ä°nleyerek dudaklarını ısırıp, başını iki yana sallamaya baÅŸladı. – Abi… abi… abim… abim benim… canım abim… diye inleye inleye boÅŸalmaya baÅŸladı. Ben zaten kendimi zor tutuyordum. Ah… ah… ah… diye, dalgalar halinde boÅŸaldım. Döllerim amının ta dibini dolduruyordu. Çünkü ikimiz de birbirimize öyle sarılmıştık ki, kasıklarımız ve bacaklarımız birbirine yapışmıştı. BoÅŸalmamız bitmiÅŸti ama birbirimizi bırakmıyor, soluk soluÄŸa bakışıyorduk. Abi, beni kucağına alır mısın, dedi. Ellerim zaten belindeydi. DoÄŸruldum ve ellerimi sırtına doÄŸru kaydırıp kendime çektim. Boynuma sarıldı. Åžimdi sikimin üzerinde oturuyordu. Abi, biliyor musun, ben bu defa mutlaka çocuÄŸa kaldım, dedi. YüreÄŸim hoplamıştı. Nerden belli ki, diye sordum. Abi, bugün iki defa içim döllerinizle doldu. Ãœstelik seninkiler amımın ta dibime kadar gitti. Ben nÕapıcam ÅŸimdi, dedi ve aÄŸlamaya baÅŸladı. Nerdeyse korkudan ben de aÄŸlayacaktım. Döllerimin hâlâ içinde olduÄŸunu düşündüm ve onu ÅŸefkatle kucağıma alıp ayaÄŸa kalktım. AÄŸlama canım, korkma, onun da çaresine bakarız, ÅŸimdi banyoya gidelim de içindekileri boÅŸaltalım, diyip banyoya girdim. Sikimi içinden çıkarmayı hiç istemiyordum ama çaresizdim. Onu yere bırakınca sikim çıktı ve amından döl boÅŸaldı. AÄŸlaması geçmiÅŸti. Sikimi suya tutup yıkadım ve ona, Hadi amını iyice yıka da gel, ben acıktım, yemek yiyelim, dedim ve banyodan çıktım. Biraz sonra da o çıkıp yanıma geldi. Ben bu arada, annemin bize bıraktığı nohut, pilav ve hoÅŸafı hazırlamıştım. Oturup güzelce karnımızı doyurduk. Bu arada Nihatla dalga geçmeyi de ihmal etmedik. Yemekten sonra yeniden yeniden sikiÅŸtik. Artık nerdeyse karı koca gibi olmuÅŸtuk. Ä°kimiz de doymak bilmiyorduk.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir