Sevgili Karım Hakkında Öğrendiğim Gerçekler! (1) (Alper 35 Y., Edirne)

Babes

Öncelikle merhaba, ben Alper. 35 yaşındayım. Önemli bir ÅŸirketin satış sorumlusuyum. 4 yıllık evliyim. EÅŸim 27 yaşında, ev hanımıdır, 1.70 boyunda, hafif balık etli, yeÅŸil gözlüdür. Hayatımın aÅŸkı, daha doÄŸrusu aÅŸkıydı… HerÅŸey bundan bir sene önce baÅŸladı. Sabah evden çıkmadan önce herzamanki gibi hayatımın aÅŸkını dudaklarından öptüm ve eÄŸilip kızımı öptüğüm sırada tekmesini hissettim. Evet eÅŸim 7 aylık hamileydi, ilk çocuÄŸuma; kızıma. Kısa bir gülüşmenin ardından iÅŸe gitmek için yola çıktım.

İşe vardığımda biraz geç kalmıştım. Aceleyle gerekli satışları yapmak ve çevre illerdeki bayileri dolaşmak için hazırlıklarımı tamamlamak üzereydim. Bir anda başlayan şiddetli baş ağrısıyla kıvranmaya başladım. Okadar şiddetliydi ki, gözlerimden yaşlar geliyordu. Müdürümle görüşüp hastaneye gitmek için izin aldım. Kendisi de bu günü izinli geçirmemi, gerekirse yarın da gelmemi söyleyerek, tanıdık doktor arkadaşını arayıp randevu aldı ve beni ona gönderdi. Kısa bir muayeneden sonra, birkaç test yaparak, yarın tekrar gelmemi istedi. Büyük ihtimal Migren olduğunu da belirtti.

Eve giderken baÅŸ aÄŸrım hafiften geçmiÅŸti, kendimi daha iyi hissediyordum. Olacaklardan habersiz… Eve gittiÄŸimde kapıyı açtım ve içeri geçtim. Yatak odasından eÅŸimin aÄŸlama sesleri geliyordu. Ona doÄŸru gittim ve hafif aralık olan kapıdan eÅŸime baktım. Yatakta sırtı bana dönük oturmuÅŸ, hıçkırıklarla aÄŸlıyordu. Elinde telefon, birisini aramak istiyordu. Ama elleri titrediÄŸi için bir türlü çeviremiyordu numarayı. Derin bir nefes aldı, tekrar denedi. O sırada fark ettim, yatakta yanıbaşında bir kargo ÅŸirketinin poÅŸeti ve küçük bir kutu vardı. Neler oluyor diye düşünürken, eÅŸimin küfürleriyle ÅŸok oldum. Hem küfür ediyor, hem beddualar ediyordu.

Ben kiminle konuÅŸtuÄŸunu anlamadan, aÄŸzından çıkardı baklayı, “Bunu bana nasıl yaparsın Burak?” diye. Åžimdi anlamıştım olan bitenleri, Burak eÅŸimin ilk sevgilisiydi, zaten ben de ikincisiydim. Benden önce Burakla iliÅŸkileri yaklaşık 6 yıl sürmüştü, aralarında birçok ÅŸey yaÅŸandığını biliyordum. EÅŸim anlatmasa da, balayımızın ilk gününde birçok çiftin yıllar sonra yaÅŸamadığı ÅŸekilde vasat seviÅŸmiÅŸtik. O zamanlar beni oldukça ÅŸaşırtmıştı. Biraz biraz biliyordum, o kadarını beklemiyordum, fakat seviyordum, zamanla unuttum.

Anlayamıyordum, üzerinden yılllar geçmiÅŸti, neden beddualar ediyor ve neden küfürler ediyordu? Ayrıca o kutuda ne vardı? Çokta hoÅŸ birÅŸey olduÄŸunu sanmıyordum. Çünkü eÅŸimi oldukça telaÅŸlandırmışdı. EÅŸim bir an duraksadı ve “Hayır, görüşemem seninle, eÅŸimi seviyorum. Ona yalan söyleyemem… Burak ne çayı ne kahvesi? Tanrının belası! Ben 4 yıldır evliyim, bunları göndererek beni korkutacağını mı sanıyorsun? EÄŸer bir daha ararsan bunları polise götürürüm, sen beni yakmaya çalışırsan, ben de seni yakarım… Yemin ediyorum yakarım!” dedi ve sustu.

Beynim allak bullak olmuÅŸtu, anlam veremiyordum. BaÅŸaÄŸrım tekrar baÅŸlamıştı, gitgide artıyor, artık düşenemiyordum, ki eÅŸimin aÄŸlamaları tekrar baÅŸladı. “Tamam tamam, görüşeceÄŸim seninle, yalvarırım yapma, eÅŸime gönderme, seviyorum onu kaybedemem, lütfen! Ama sadece kahve içeceÄŸiz! Fakat ya yakalanırsak, ya bir gören olursa? EÅŸim seni görmüştü, gizli bir yerde buluÅŸmalıyız. Lütfen kimseye hiçbir ÅŸey gönderme!” dedi. Burak tahmin ediyorum ki, eÅŸime gönderdiklerini bana da göndereceÄŸini söylemiÅŸti ve eÅŸim bunu hiç istemiyordu.

O kutuda ne olduÄŸunu öğrenmeliydim. sessizce evden çıktım. Kapıyı kapatıp zile bastım. EÅŸim kapıya gelince kıpkırmızı olmuÅŸ gözleri fal taşı gibi açıldı. “Hayırdır aÅŸkım, birÅŸey mi oldu? Niye erken geldin?” diye sordu. “Biraz başım aÄŸrıyor, izin aldım. Hem neden? Gelemez miyim evime?” dedim. Sanıyorum biraz agresif olmuÅŸtum olanlar eryaman escort karşısında. Oturma odasına geçtim ve televizyonu açtım, uzandım. EÅŸim yatak odasına gitti. Kutuyu atamadan ben gelmiÅŸtim, muhtemelen onu saklamaya çalışıyordu. Hemen kalkıp gizlice yatak odasına gidip anahtar deliÄŸinden baktım. Evet doÄŸru tahmin etmiÅŸtim. kutuyu iç çamaşırlarının olduÄŸu göze güzelce gizlemiÅŸti.

Tekrar oturma odasına giderken kapı çaldı, kapıya yakın olduÄŸum için kapıyı açtım. Beni görünce ÅŸaşıran annem, “Hayırdır oÄŸlum? Hastamısın, niye gitmedin iÅŸe?” diye sordu. “Biraz başım aÄŸrıyordu, izin aldım. Hayırdır, hangi rüzgar attı seni bu saatte?” deyip eÄŸildim ve ellerini öptüm. “Kızımı alışveriÅŸe götürecektim. Malum, gün yaklaşıyor, halen eksikler var!” diye oldukça heycanlanmıştı. Ä°ÅŸin aslı, ailem benden çok heycanlıydı çocuk iÅŸine, gerçi normaldi, ilk torunlarıydı. EÅŸim, “Anne hazırlanıp geliyorum hemen!” diye seslendi. Annem de, “Kızım hadi çabuk, bugün çok iÅŸimiz var!” dedi.

Daha yeni jeton düşüyordu. EÅŸim gidince kutuda ne var öğrenebilirdim. Yalan söylemeyim, az çok tahmin ediyordum kutuna ne olduÄŸu, büyük ihtimalle ikisi arasında geçen özel birÅŸeydi. Ama eÅŸimi bu kadar korkutan ne olabilirdi ki? Sonuçta benden önce ikisinin arasında birÅŸeyler yaÅŸandığını biliyordum. Ben bunları düşünürken eÅŸim hazırlanmıştı bile. “AÅŸkım ben çıkıyorum annemle, geç kalmam. Halsizim biraz, sen evde misin?” dedi. “Evdeyim aÅŸkım, merak etme. Uzanırım ben de biraz. Seni seviyorum!” deyip, dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum ve onları kapıdan yolcu ettim.

DoÄŸruca yatak odasına yöneldim ve çekmeceyi açıp kutuyu çıkardım. Kutunun içinde birkaç resim ve CD vardı. Resimler tahmin ettiÄŸim gibi eÅŸim ve Burak’a aitti, ama öyle açık saçık veya yakın zamana ait ÅŸeyler deÄŸildi. Resimlerde eÅŸim ozamanlar herhalde 19-20 yaşındaydı. Bunlar benim kızmama yol açacak ÅŸeyler deÄŸildi. Demek ki eÅŸimi bu kadar korkutan ÅŸey CD’deydi, hemen CD’i alıp, Laptopu açtım. CD’yi yerleÅŸtirdim. CD’nin içinde uzun bir video dosyası vardı. Heycanlanmaya baÅŸlamıştım. Heycanlanıyordum, merak ediyordum, korkuyordum ve inanılmaz sinirleniyordum. BaÅŸ aÄŸrım yine artmıştı. Elim ayağım titremeye baÅŸladı. Son bir gayretle videoyu baÅŸlattım.

Videoda eÅŸim Burakla, tahmin ediyorum ya Burak’ların evinde, yada bir arkadaÅŸlarındaydı. Yan yana oturmuÅŸlar ve normal sohbet ediyorlardı. Etraflarında birçok kiÅŸi vardı. Kızlı-erkekli oldukça kalabalık bir gruptu. Ara sıra Burak eÅŸimi ufaktan öpüyor, ama eÅŸim pekte istekli gibi durmuyordu. Video da, resimler gibi aynı zamandandı, eÅŸim orda da 19 veya 20 yaşındaydı. En azından öyle tahmin ediyorum. Video ilerledikçe anladım ki, bir arkadaÅŸlarının doÄŸum günüymüş. Pasta geldi, üflendi, yenildi ve içildi, hediyeler verildi. Ve doÄŸumgünü partisi sona ermiÅŸti. YavaÅŸ yavaÅŸ kalabalık dağılmaya baÅŸladı. Açıkcası rezalet bir doÄŸum günü partisiydi. Ne güzel müzik vardı, ne de dans edenler…

Ve videoda karartı geldi. Tam karartı deÄŸildi bu, sanki siyah birÅŸeyin yakın planda çekimiydi, tam anlayamadım. EÅŸim neden buna bukadar sinirlenmiÅŸti halen düşünüyordum. Karartı geçti ve tekrar odayı çekiyordu kamera. İçerde eÅŸimin haricinde 2 kızla 5 erkek kalmıştı. Bu sefer ellerinde bira vardı. YavaÅŸ yavaÅŸ anlamıştım. Burak ve eÅŸim alkolün de etkisiyle daha yakınlaÅŸtılar, uzun uzun öpüşüyorlardı ve etrafındakiler, “Oooo!” sesleriyle gaza getiriyorlardı ikisini. Olacaklar az çok belliydi. Derken kızlardan birinin telefonu çaldı ve gitmesi gerektiÄŸini söyledi. DiÄŸer kız da, “Ben de seninle geleyim!” dedi ve iki kız birlikte evden ayrıldılar. EÅŸim, “Biz de gidelim, tek kız ben kaldım!” diyerek rahatsızlığını belirtti. Burak ise umursamıyordu bu durumu.

İçerdeki çankaya escort erkekler, “Hadi biz de çıkalım, siz takılın biraz!” diyerek odadan çıktılar, ama kamera halen kayıttaydı. 4 erkek mutfakta oturmuÅŸ sigara içiyorlardı. Aralarındaki konuÅŸmalardan, herÅŸeyin planlı olduÄŸu anlaşılıyordu. Yani benim düşündüğüm gibi, sadece Burak ve eÅŸim arasında olan biten birÅŸey deÄŸildi bu videodakiler, gerçekler çok daha baÅŸkaydı. Gençlerden biri, “Kanka, bu hatunu varya uçuracağım, uçuracağım!” diyor, diÄŸeri, “OÄŸlum nasıl kabul edecek bu hatun bunu? Hem okadar sarhoÅŸ da olmadı!” diyor, içlerinden birisi de, “Siz onu bana bırakın. Biz planımızı yaptık!” diyerek sırıtıyordu.

Kamerayı çeken eleman antreden gelen ayak sesleri üzerine kapıya döndü ve Burak kapıdaydı. Burak, “Evet beyler, plan tamamlanmıştır. Kanka doÄŸum günü hediyen içerde seni bekliyor!” diyerek, sanki zafer kazanmış bir komutan gibi övünüyordu. Demek ki eÅŸimle Burak arasında deÄŸil, eÅŸimle Burak’ın arkadaşı arasında geçiyordu olay. EÅŸimi sanki bir mal gibi hediye etmiÅŸti arkadaşına. Ama eÅŸim nasıl kabul etmiÅŸti bunu? Çünkü biliyorum, böyle birÅŸeye razı gelecek birisi deÄŸildi. Seviyordu Burağı.

Eleman kamerayla birlikte oturma odasına girince olanları anladım. EÅŸim yarı baygın halde, Burağın ismini sayıklıyordu. Yarı çıplaktı. Kot pantolonu çıkmış, üstündeki Bodysi ve iç çamaşırıyla çekyatta yüzü koyun uzanıyordu. Sehpanın üzerinde tuz ÅŸeker tarzı birÅŸeyler vardı. Kamera eÅŸimin vücudunu gösteriyordu. Gerçekten eÅŸim ozamanlar çok güzeldi. Saf ve narin bir vücut… Kar gibi bembeyazdı vücudu… EÅŸim halen Burağın ismini sayılıklıyordu, gözleri yarı açık, kendinden geçmiÅŸti. Sanıyorum eÅŸime uyuÅŸturucu tarzında birÅŸey vermiÅŸlerdi, hiç anlamam o iÅŸlerden.

Ve doÄŸum günü çocugu eÄŸilip eÅŸimin iç çamarını çıkarttı. EÅŸim itiraz edecek gibi olsa da, kendinde deÄŸildi, sadece hareketlenmeye çalıştı, baÅŸarısız olup bıraktı kendini. Sanıyorum bayılmıştı. 3 kiÅŸi diÄŸer çekyatta geçip olan biteni izlerken, birisi tüm olan biteni kaydediyor, diÄŸeri ise eÅŸimin tüysüz olan amını yalıyordu. Gözlerime inanamıyordum, neler oluyordu. Çok tuhaf hissediyordum kendimi, gözlerimden yaÅŸlar geliyordu. Bu sefer baÅŸaÄŸrımdan dolayı deÄŸil, kendimi kirletilmiÅŸ, gururum kırılmış hissediyordum. Ä°nanın tarif edilecek gibi deÄŸil, çok farklı bir duygu bu. Hiçte öyle baÅŸka yerde okuduÄŸum gibi bundan haz falan almadım. Utanmıştım…

Neyse, doğum günü çocuğu yalama işlemini parmaklamaya bırakmıştı. Eşimden kısık kısık inleme sesi geliyordu ve Burağın ismini sayıklıyordu. Ya arkasındakinin Burak olduğunu sanıyor, yada ondan yardım bekliyordu. Ama Burak hiçte oralı değildi. Derken çekyatta oturan gençlerden birisi ayağa kalkıp pantolonunu çıkarttı ve eşimin baş ucuna oturdu. Eşim kısık kısık inlerken gözlerinden yaşlar geliyordu. Galiba olan biteni henüz fark etmeye başlamıştı. Baş ucuna oturan genç sikini ağzına doğru uzattı, ama eşimden hareket yoktu. Genç zorla ağzını açtı ve ağzına vermeye başladı. Şimdi 2 kişi çekyatta 31 çekiyor, birisi eşimin ağzına verirken diğeri ise amını parmaklıyor, arasıra götünü yalıyordu.

Kamera eşimin yüzünü gösterdiğinde halen daha gözlerinden yaşlar geliyordu. Belli ki istemiyordu böyle birşeyi. Fakat karşı koyacak durumda değildi. Arkasındaki genç götünü yalamayı bırakıp, belinin altına bir yastık koydu. Böylece kalçaları yukarı kalkmıştı ve tüm güzelliği ile götü ve amı gözler önündeydi. Hiç vakit kaybetmeden bir anda yüklendi amına ve eşimden cılız bir çığlık geldi. Çokta kalın ve uzun olmayan bu yarağı zorla aldığına göre, eşim herhalde oldukça deneyimsizdi. Genç hızlı girip çıkıyordu amına ve önündeki ise halen ağzına veriyor, gözyaşlarına sincan escort aldırmıyorlar, sadece gülüyorlar, kendilerince eğleniyorlardı.

Olan bitenler karşısında gözlerimden yaşlar akarken, içimde nefret, intikam gibi duygular inanılmaz artmıştı. Derken benim için bir diğer süpriz başlamıştı. Arkasındaki genç amından çıkıp, arkadaşlarına eşimi kaldırmalarını söyledi. Arkadaşları dediği üzere eşimi kolundan tutup kaldırdılar. Genç çekyata uzanıp, eşimi üstüne yatırmalarını istedi. Bacaklarını kendine doğru çekip, altan tekrar amına girip gidip geliyordu ki, biraz önce ağzına veren genç eşimin arkasında geçti. Hiç acımadan ve çekinmeden eşimin göt deliğine tükürüp, birazda sikine sürüp, direk götüne yüklendi eşimin. Şimdi eşim hem amından hem götünden sikiliyordu.

Zevk aldığını tahmin etmiyordum, ama aÄŸlaması durmuÅŸ, kesik kesik inliyordu. Herhalde daha önce Burakla biçok kez anal sex yaÅŸamıştı. Çünkü gerdek gecesi oldukça kalın olan sikimi hiç zorlanmadan götünden almıştı. Åžimdi anlıyordum nedenini. Herneyse iki genç eÅŸimi sandviç tarzı sikerken, Burak eÅŸimin önüne geçip, aÄŸzına vermeye baÅŸladı. Artık 3 kiÅŸi tarafından sikiliyordu. Biri amını, biri götünü, birisi de aÄŸzını sikiyordu. DiÄŸer genç ise oldukça sessiz ÅŸekilde kanepede oturmuÅŸ olan biteni izliyordu. DiÄŸerisi ise herÅŸeyi kaydediyordu. Sırayla yer deÄŸiÅŸtiriyordu 3 kiÅŸi…

Videonun sonlarına doğru kameraki kişi kamerayı Burağa verdi ve ekrana çıktı. Gözlerime inanamadım. Bu eşimin kuzeniydi, öz ve öz kuzeni hemde. Ara sıra akraba düğünlerinde bayramlarda vs. görüştüğüm, sohbet ettiğim kişiydi. Evime bile gelip gidiyordu. Eşim pek sevmezdi onu. Nedeni olarakta eşine kötü davrandığını söylerdi, ama ben anlam veremezdim, çünkü oldukça mutlu gözükürlerdi bana. Eşimse dışardan gözüktüğü gibi olmadıklarını söylerdi.

Kuzeni arkadaÅŸlarına katılıp, o da diÄŸerleri gibi önce götünü, sonra da amini siktikten sonra aÄŸzına boÅŸaldı eÅŸimin. EÅŸim yarı baygın yatarken, kamera çekyatta sessiz oturan çocuga döndü, ona katılıp katılmayacağını sordu. Genç ise kabul etmedi bunu. Yaşça diÄŸerlerinden biraz daha büyüktü, belli oluyordu bu. Onun kim olduÄŸunu ve neden yapmadığını çok daha sonra anlayacaktım. Gençler artık iÅŸini bitirmiÅŸ, eÅŸimi banyoya sokmuÅŸlardı. Küvette Burak eÅŸimi bir güzel yıkadıktan sonra, tekrar giydirip, salona götürdü ve bırakıp gitti. O gittikten sonra gençlerden birisi, “Hadi tekrar yapalım, bu fırsat her zaman geçmez elimize!” deyip tekrar eÅŸime yöneldi. Kamera o sırada kapandı. Neler olup bitti bilmiyorum, sadece tahmin edebiliyorum.

Her yanım titriyordu. Öfkeden, sinirden ve kıskançlıktan çıldıracak gibiydim. Sakinleşmem gerekliydi, inanılmaz başım ağrıyordu. Gidip dolaptan rakı çıkartıp hızla içmeye başladım. Bikaç dubleden sonra sinirim geçmemişti, ama uyku bastırmıştı. Hafiften sarhoştum. Karımı resmen zorla sikmişlerdi, büyük ihtimal bu yüzden ayrılmışlardı Burakla. Fakat yıllar sonra ne istiyordu? Neden konuşmak istiyordu eşimle tekrar? Amacı iyi olsa bunları yollamaz ve eşimi tehdit etmezdi. Fakat buluşsalar bile eşimle ilişkiye giremezdi, en azından 2 ay boyunca. Çünkü eşim 7 aylık hamile ve cinsel ilişkiye girmemezi doktor 5 aylıkken yasaklamıştı. Düşük riski vardı. Uyumak üzereydim ki, CD ve laptop geldi aklıma. Hemen kalkıp sallana sallana herşeyi eski haline getirdim. Tüm olan biten gözümün önünden geçerken uyuya kalmışım.

Gözlerimi, eÅŸimin, “AÅŸkım ben geldim, evde misin?” diye seslenmesiyle açtım. Ne diyeceÄŸimi bilmiyordum. İçimden gelmiyordu aÅŸkım ve ya benzeri bir kelime kullanmak. Sadece, “Burdayım!” diyebildim. Halen başım dönüyordu. Anlaşılan hızlı içmek bana yaramamıştı. EÅŸim rakının kokusunu almıştı. “Bu saatte içmezsin sen, neyin var, canın birÅŸeye mi sıkkın canım?” diye sordu. Tek kelime çıkmıyordu aÄŸzımdan. Sustum. Başım eÄŸik bir ÅŸekilde halının desenlerine bakıyordum. Gözlerimden yaÅŸlar süzülüyordu. Sadece, “Başım aÄŸrıyor!” diyebildim…

[Alper]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir