Gençlik Maceralarım-

Creampie

Gençlik Maceralarım-
Gençlik Maceralarım! (2)(Orkun 37 Y., İzmir)

Birkaç dakika geçmiÅŸti ki ayak sesleri geldi koridorda. Ardından da kapının kolu kımıldadı. Kapı açıldığında Aysun Hanım karşımdaydı, elinde küçük, siyah çantası vardı. AyaÄŸa kalktım, bendeki heyecanı yılların deneyimi sayesinde hemen anladı. Gülümseyerek, “Korkma, seni yiyecek deÄŸilim!” dedi. Kapıyı kapattı. Elimde duran anahtarı alıp kilitledi. “Otur!” dedi. Ben oturunca o da yanıma oturdu. Berber Nuri’nin özenle kestiÄŸi saçlarımı okÅŸayıp, “Dayın anlattı durumunu. Bu zamana kadar bir kadınla birlikte olmamışsın?” dediÄŸinde utancımdan kızardım, bir ÅŸey diyemedim. 

“Kız arkadaşın var mı peki?” diye sordu bu kez. “Var!” dedim, fısıltılı bir ÅŸekilde çıkmıştı bu söz aÄŸzımdan. Aslında yoktu kız arkadaşım, hiç olmamıştı. Ama kadına daha fazla mahcup olmamak için yalan söylemiÅŸtim. Aysun Hanım yeniden saçlarımı okÅŸadıktan sonra sol elimi tutup memelerine götürdü. Hayatımda ilk defa bir kadının memesine dokunuyordum. Kalbim deli gibi atıyordu. “Beni beÄŸendiÄŸini söyledi dayın!” dedi yanağımdan öptükten sonra. “Ben de senden hoÅŸlandım, senin gibi bıyıkları yeni terlemiÅŸ delikanlıları çok severim. Çok ateÅŸli olurlar çünkü!” dedi ardından. Kadının sözleri, elimin altındaki memeleri derken kendimi kaybedecek hale geldim. Kalp atışlarımın sesini belki de duyuyordu o anda. 

Derken ayağa kalktı. Beyaz gömleğini çıkardı, kırmızı sutyeni ile kaldı. Elini arkaya atıp sutyeni açtığında büyük yuvarlak memeleri göründü. Bayılacaktım nerdeyse o anda. Çıplak bir kadın memesini ilk kez görüyordum hayatımda. Daha önce sadece pørnø dergilerinde görmüştüm kadın memesini. Her biri iki avucumu dolduracak gibi olan memelerinin kararmış büyük uçları vardı. Yaşından dolayı memeleri sarkmıştı. 

Ayağındaki ayakkabıya benzeyen siyah topuklu terlikleri çıkarıp kenara fırlattıktan sonra, “E hadi, ne duruyorsun, sen de soyunsana!” dedi gülümseyerek. Elini arkasına atıp mini eteÄŸinin fermuarını açtı. Parlak deri eteÄŸini indirdiÄŸinde, beyaz, üçgen ÅŸekilli bir külotla kaldı. Onu da yanlarından tutup sıyırdı, ayaklarından çıkardı. Hayatımda ilk defa gerçek bir am görüyordum. Pørnø dergilerde okuduklarım ışığında epeyce teorik bilgi edinmiÅŸtim o zamana kadar. 

Amının epey büyük ve sarkık dudakları vardı. Hafif koyulaÅŸmış, sütlü ile koyu kahverengi arası bir rengi vardı am dudaklarının. Temiz ve tıraÅŸlıydı amı. Zaten vücudunda da herhangi bir tüy veya kıl yoktu. Aysun Hanım vücudu ile para kazanıyordu, doÄŸal olarak bakımlıydı. Ä°ki elini beline koydu, “Ee, nasılım, söyle bakalım?” diyerek gülünce, “Çok güzelsiniz!” dedim fısıltıyla. Tek kiÅŸilik yataÄŸa oturdu. Ben öylece bakarken, “Hadi soyunsana, ne bekliyorsun?” dedi beyazla sarı arası renkteki diÅŸlerini göstererek gülerken. Ben üstümdekileri çıkartırken o da bana bakıp gülümsemeye devam etti. 

Sonunda külotumu da indirdiğimde sikimin epey sertleştiğini gördüm. 14 yaşından beri düzenli olarak 31 çekiyordum. Günde birkaç kez 31 çektiğim zamanlar oluyordu. Şimdi ilk kez bir kadının karşısında anadan doğma bir haldeydim. Aysun Hanım baştan aşağı süzdü beni, ardından da elimden tutup kendine doğru çekti. Sağ elini birden sikime atıp okşamaya başladığında yutkundum. Kalbimin atışları had safhaya varmıştı. Aysun Hanımın maharetli eli sikimin kökünden kafasına kadar gidip geliyor, sikim her okşamasıyla daha da sertleşip büyüyor gibiydi. Arada sol eliyle taşaklarımı da okşuyordu. 

Bana bakıp, “HoÅŸuna gitti mi?” diye sorunca, “Gitti!” dedim. Kadına karşı kibar olmaya çalışıyordum. Bir süre daha sikimi okÅŸadıktan sonra birden aÄŸzına aldı onu. Kendimi geri çeker gibi olduÄŸumda, gülerek, “Ne oldu, gıdıklandın mı?” diye sordu. “Yok, çok heyecanlıyım, ondan…” dedim. “Tamam, sakin ol, kendini bana bırak, ben bunun için buradayım güzelim!” dedikten sonra yeniden sikimi aldı aÄŸzına. Kırmızı rujlu dudakları ile sikimin kafasını emiyor, dibinden başına kadar aÄŸzına sokup çıkartıyordu. Ara ara da diliyle dondurmayı yalar gibi hareketler yapıyordu. 

Hareketleri bir zaman hızlanıp bir zaman yavaÅŸlayarak bir dakika kadar sürdükten sonra yataÄŸa uzanmamı istedi. Elimden tutup beni kendi uzandırdı yataÄŸa. Kalkık sikimi okÅŸadı, aÄŸzına aldı bir süre daha. Ardından da, “Åžimdi de sen yap bakalım!” diyerek yatağın üstüne çıktı, tam yüzümün üstüne iÅŸer gibi çömeldi. Ayakları başımın iki yanından yastığa basıyordu. Kadının amının dudakları, deliÄŸi tam gözlerimin önündeydi. O güne dek hiç am görmemiÅŸtim, ama ÅŸimdi birkaç santim ötemde bir tanesi duruyordu. 

“Dilini çıkarıp yala dudaklarını!” dediÄŸinde uzattım dilimi. Amının koyu dudaklarını yalamaya baÅŸladım. Kalbimin atışları fırladı yeniden, sikim zonkluyordu. Dilimin ucunda, sarkık, etli am dudakları yaprak misali kımıldıyordu. Dilimin her bir dokunuÅŸu ile dudaklar saÄŸa sola oynuyordu. Saniyeler içinde cesaretim yerine gelir gibi oldu. O ana dek kullanmadığım ellerimi bacaklarına attım. Aysun Hanım götünü biraz daha indirdiÄŸinde amı tam aÄŸzıma geldi. Artık amını dillemekten ziyade emiyordum. 

Yıllarca sikilmişti amı. Daha kısa zaman önce kel kafalı adam sikmişti üstelik. Onun sikinin girdiği amının deliğine şimdi benim dilim giriyordu. Düşündükçe iğreniyordum, ama amının tadı o zamana kadar yaşamadığım, tatmadığım bir şey olduğundan bırakamıyordum. Sanki tezgahta kaç çeşit dondurma varsa hepsini büyük bir külaha koymuşlardı, ben de onu yalıyor, emiyordum. Tatlı, tuzlu, acı, ekşi tatlar geliyordu ağzıma. Ama dondurma gibi soğuk değil, sımsıcaktı. Alev alev yanan amının garip bir tadı vardı. 

Aysun Hanım ellerini dizlerine dayamış götünü ileri geri, saÄŸa sola oynatıyordu hafif hafif. Kel kafalı adamın sikmek istediÄŸi götü de görünüyordu. Göt deliÄŸinde kıl ya da tüy yoktu, tertemizdi amı gibi. DeliÄŸin aÄŸzı çukurlaÅŸmış gibiydi ve biraz da kararmıştı. Amının içiyse kıpkırmızıydı. Bacaklarındaki ellerimi amına attım, cesaretim daha da artmıştı sanki. Ä°ki elimin baÅŸparmaklarıyla amını ayırdım. Kırmızılığın içinde derin siyah bir boÅŸluk çıktı ortaya. Yıllarca yediÄŸi yaraklar onu böyle geniÅŸletmiÅŸ, büyütmüştü. Amını ayırdıkça daha da büyüyor, geniÅŸliyordu üstelik. Dilim amının boÅŸluÄŸundaydı tamamen. Ancak Aysun Hanım “tamam, hadi bakalım” diyerek kalktı, yatağın üstünde ayakta durduktan sonra indi yere. Benden kalkmamı istedi. 

Ben yataktan kalkarken kendisi küçük çantasını açtı, içinden bir kondom çıkardı. Daha önce sadece bir kere kondom kullanmıştım. Arkadaşımdan almış, kondomlu sikimle 31 çekmiÅŸtim. Aysun Hanım kondomu açıp, “Al bakalım!” dedi. Heyecandan nasıl takacağımı bilemedim, elim ayağım titredi. Ancak kendisi iyi bir ‘öğretmen’ olduÄŸunu gösterip, kondomu, “Tamam, ben takarım!” diyerek aldı elimden. YataÄŸa oturup sertleÅŸip dimdik hale gelmiÅŸ sikime taktı bir çırpıda. Ardından da sırtüstü uzanıp bacaklarını açtı iki yana. “Hadi gel bakalım!” diyerek elini uzattığında ben de yatağın üstüne çıkıp bacaklarının arasına girdim. Dizlerimin üstündeydim. Amı karşımdaydı. 

Ä°lk defa sikim bir amın içine girecekti. Yavaşça üzerine uzandım. Sikimi saÄŸ elimle tutup amına doÄŸru yaklaÅŸtırdım. Kondomlu sikimin kafası ilk anda amının dudaklarına deÄŸdi. O an yutkundum, dudaklarımı ısırdım heyecanla. Aysun Hanım gülümseyip, “Tamam hadi bekleme, doÄŸru yoldasın!” dediÄŸinde, “Tamam!” dedim fısıltıyla. Sikimi biraz daha bastırdığımda yavaÅŸ yavaÅŸ gözden kayboluÅŸunu, amına giriÅŸini izledim. Çok garip bir duyguydu bu. Yıllardır hayalini kurduÄŸum ÅŸey gerçek olmuÅŸtu, sikim bir amın içindeydi. Her yanım zangır zangır titriyordu, nefes alıp vermekte bile zorlanıyordum heyecandan. Sonunda sikim köküne kadar amına girmiÅŸti. 

Aysun Hanımın yüzünde aynı gülümsemesi vardı yine. Kadın yıllardır o kadar çok yarak yemiÅŸti ki, benim sikim onun için çıtır çerez kalıyordu belli ki. “Girdi içine, tamam, ÅŸimdi yavaÅŸ yavaÅŸ git gel yapmaya baÅŸla!” dedi. Bir yandan da beni kendine doÄŸru çekerken bacaklarını da kaldırdı havaya, belime doladı bacaklarını. “Memelerimi de emebilirsin!” dediÄŸinde avuçladığım büyük, sarkık memelerinin koyu uçlarını emmeye baÅŸladım. Hayatımda annemin memesinden sonra ilk defa bir kadının memesini emiyordum. Bir yandan da belimi ve götümü yavaÅŸ yavaÅŸ oynatarak dediÄŸi gibi amında git gel yapmaya baÅŸlamıştım. Kondomlu sikim onun geniÅŸ, derin amına kolayca girip çıkıyordu. 

Aysun Hanım yüzünde aynı gülümsemesi eÅŸliÄŸinde, “HoÅŸuna gitti mi?” diye sorunca, “Çok!” dedim, daha doÄŸrusu diyebildim. Zira konuÅŸacak halim kalmamıştı. Heyecan, coÅŸku, utanç, korku bir sürü farklı duygular içindeydim. Yaşça çok büyük bir kadındı benden. Dayım bu nedenle onu benim için seçmiÅŸti, iyi bir öğretmendi çünkü. Yılların deneyimine sahipti. Nermin gibi genç biri olsa dayımın dediÄŸi gibi benimle alay edebilirdi belki de. 

“Kolaymış deÄŸil mi?” dedi yüzümü iki elinin arasına alıp okÅŸayarak. Ara sıra eÄŸilip memelerini emiyor, ellerimle destek alıp göğsümü kaldırıyordum. “Tamam, ÅŸimdi biraz hızlan bakalım, daha güçlü ÅŸekilde yap!” dedi belimdeki bacaklarını havaya kaldırarak. Pompalama denilen ÅŸeyi yapmaya baÅŸladım. Belimi daha güçlü hareketlerle oynatıp sikimi daha sert ÅŸekilde sokup çıkartıyordum. Ancak bu durumun uzun soluklu olmayacağı belli olmuÅŸtu. Hareketlerim hızlandıkça boÅŸalmaya yaklaşıyordum. Amına gireli kısa süre olmasına raÄŸmen tıpkı 31 çekerken olduÄŸu gibi kolayca boÅŸalacak noktaya gelmiÅŸtim. 

Sikimin darbeleri ile Aysun Hanımın vücudu sarsılıyor, memeleri ve havaya dikili uzun beyaz bacakları oynuyordu. Garip ÅŸekilde bu manzara kendime olan güvenimi artırıyordu. Altımızdaki metal karyolalı yatak da gıcırdıyor, sesler çıkartıyordu. Aysun Hanımın saÄŸ ayağı duvara dayanmıştı ÅŸimdi. “Çok güzel, devam et, bak ne kadar kolaymış deÄŸil mi?” dedi ben hareketlerimi daha da hızlandırırken. Sonunda kendimi kaybettim, göğsüm sıkışıyor, her yanım yanıyordu. Aysun Hanımın amına boÅŸalıyordum. BoÅŸalırken gözlerimi kapadım, hırıltılı boÄŸuk sesler çıkıyordu aÄŸzımdan. Ä°lk kez bir kadını sikmiÅŸ, amına boÅŸalmıştım. Bunun verdiÄŸi tarifsiz zevki iliklerime kadar hissetmiÅŸtim… 

Aysun Hanımın üstüne bıraktım kendimi. Ellerini sırtıma atıp okÅŸuyor, yanaklarımı öpüyordu. “Aferin sana, ilk sefer için iyi iÅŸ çıkardın!” dedi daha sonra. Biraz kendime gelip doÄŸruldum. “Tamam, hadi kalk bakalım!” dediÄŸinde amından çıktım. Kondomun içinin döllerimle dolduÄŸunu gördüm. Ben ayaÄŸa kalkarken Aysun Hanım da doÄŸrulup kalktı. Yerde duran kıyafetlerini giyinirken ben heyecandan öylece duruyordum. “Ä°yi miydi?” diye sordum çekinerek. “Ä°yisin iyisin. Öyle ezik büzük durma, dik dur, erkek oldun artık, gül biraz, somurtma!” dedi gülerek. “TeÅŸekkür ederim!” dedim yutkunarak. 

Sonrasında aklıma gelen bir konuyu sormak istedim, ama biraz çekiniyordum. Lise arkadaÅŸlarımdan biri gittiÄŸi kerhanede siktiÄŸi kadının sikinin boyu nedeniyle kendisiyle alay ettiÄŸini anlatmıştı. Acaba benim sikimin boyu da alay edilecek kadar kısa mıydı? Utana sıkıla sorduÄŸumda, “Hayatım takma kafana bunları, sikinin boyu gayet iyi. Önemli olan boyu deÄŸil onu nasıl kullandığındır, tamam mı aÅŸkım? EÄŸer kullanmasını bilmezsen at gibi sikin olsa bile hiçbir iÅŸe yaramaz!” dedi gülerek. Sonra da, “Bunlara kafanı takma, sadece benden sana tavsiye, temizliÄŸine biraz daha dikkat et, sikinin kıllarını kesmeyi ihmal etme!” diyerek yanağımdan öpüp çıktı odadan… 

Kapalı odada bir süre daha kaldım çıplak halde. Daha önce başka adamların dölle dolu kondomlarını toplamıştım ama şimdi kendi kullandığım kondomu çıkarıp kağıt mendilin içine attım. Bozulan yatağı topladım. Üstümü giyinip yine odanın camını açtım. Kondomlu mendili tuvalete atıp işedim, ellerimi güzelce yıkadım. 

AÅŸağı indiÄŸimde Aysun Hanım yoktu. Dayım gülümseyip sırtıma vurdu, “Aferin!” dedi. Dayıma bana bu fırsatı verdiÄŸi için ne kadar teÅŸekkür etsem azdı. “Canın sıkıldıysa git biraz dolaÅŸ!” deyince, “Bilmem ki?” dedim. Cebinden para çıkarıp uzattı, “Al, biraz dolaÅŸ iyi gelir, dönüşte arka tarafta hamam var, orada yıkanırsın!” dedi saçımı okÅŸayıp. “Kaybolmazsın deÄŸil mi, öyle bir ÅŸey olursa otelin adını söyle tarif ederler. Sağına soluna da dikkat et!” deyince, “Tamam dayı!” deyip çıktım dışarı… 

Ä°zmir Ä°stanbul’dan daha sıcaktı. Sokaklarda mini ÅŸortlarla, etek ve elbiselerle, askılı bluzlarla dolaÅŸan kadınlar ve kızlar vardı çokça. Ä°stanbul’da anca sahil taraflarında görülebilen bir ÅŸey Ä°zmir’in ara sokaklarında karşıma çıkıyordu. Hepsi de güzel ve çekici kızlar, kadınlardı. Babamla kavga etmem, sonrasında annemin beni buraya göndermesi çok iyi olmuÅŸtu. Hayatımda yeni bir baÅŸlangıç yapmıştım daha geliÅŸimin ilk gününde. Otobüsten bakir bir delikanlı olarak inmiÅŸtim ama ÅŸimdi göğsüm kabarık, gerçek bir erkek olarak yürüyordum. Ayrıca sikimin boyunun da iyi olduÄŸunu yılların ustası bir kadından duymuÅŸtum. 

Otelin olduÄŸu bölgede baÅŸka otellerin yanı sıra çokça gece kulübü ve pavyon vardı. Her birinin tabelalarına baka baka yürüyordum. Ara sıra yabancı oldukları belli olan uzun boylu, manken gibi kadınlar yanımdan geçip gidiyordu. Rus ve Romen kadınlarıydı bunlar. Ä°stanbul’da arkadaÅŸlarla Beyazıt ve Laleli tarafına gittiÄŸimiz bir gün bunlardan bol bol görmüştük. Burada da vardı onlardan. Acaba dayım bunlardan birini sikmiÅŸ miydi hiç? Kendi kendime (Tabii sikmiÅŸtir, adamın bunun için oteli var!) dedim. Belki ben de bunlardan birini sikebilirdim. YaÅŸlı Aysun Hanımdan sonra ilik gibi gencecik bir Rus’u sikmek bambaÅŸka bir ÅŸey olurdu… 

Yürüye yürüye sahile çıktım. MeÅŸhur Konak sahiliydi burası. Ara sokaklarda, caddelerde gördüklerimden daha çekici kadınlar, kızlar doldurmuÅŸtu sahili. Felaket bir ÅŸeydi çoÄŸu. Mini mini ÅŸortlar, etekler, elbiseler havada uçuÅŸuyor, çıplak bacaklar, göğüsler, memeler insanın aÄŸzına aÄŸzına giriyordu. Sahilde yürürken bile insanın ister istemez siki kalkıyordu. Dayımın verdiÄŸi parayla bir sigara alıp denize karşı içe içe yürüdüm. Kadınları, kızları kestim. Dayım yıllardır Ä°zmir’de yaÅŸamakla iyi yapıyordu. Bizim gibi Ä°stanbul’un pisliÄŸini çekmiyordu. 

AkÅŸamüstü olmuÅŸtu artık, ortam daha da canlanmış, cıvıl cıvıl olmuÅŸtu. Bir süre daha dolaÅŸtıktan sonra otele yürüdüm. Kaybolmam sanmıştım ama kadınlar, kızlar aklımı başımdan almış geldiÄŸim yolları karıştırmıştım. Bir gazete bayisine dayımın otelinin adını ve Basmane’de olduÄŸunu söyledim. “Ne yapacaksın sen orada?” dedi adam gülerek. Oraların nasıl bir yer olduÄŸunu biliyordu demek ki. Otelin adını bilmese de nasıl gidebileceÄŸimi tarif etti. 

Adamın dediÄŸi yolları takip edince geldiÄŸim yolu buldum hemen. Otele doÄŸru yaklaşırken fahiÅŸeler, pezevenk olduÄŸu belli olan karanlık tipli adamlar, travestiler de sokaklara çıkmıştı. Otele gidene kadar fahiÅŸe ve travestilerin laf atmalarına, pezevenklerin, “Delikanlı, bayan ister misin?” sorularına maruz kaldım. Kendimi zor bela otele attım. 

Otel gündüze göre daha kalabalıktı. Lobide birkaç adamla iki kadın vardı. Kadınlar hiç de fahiÅŸe gibi görünmüyordu. Otelde normal insanlar da kalıyordu anlaşılan. Dayımın yanında genç bir adam vardı. Adının Akın olduÄŸunu, geceleri kendisinin yerine resepsiyonda çalıştığını söyledi dayım. Akın efemine tipli birisiydi. Sulu ve cıvık bir ÅŸekilde, “Ay senin yeÄŸenin bu yakışıklı mı?” dedi sırıtarak. 

Dayım, “Neredesin oÄŸlum bu saate kadar?” deyince, “DolaÅŸtım biraz dayı…” dedim. “Ä°yi, tamam, sen o zaman al bavulunu git yengene. Adresi kağıda yazdım, al bakalım. Taksiyle git!” dedi. Selma Hanım lobidekilere çay veriyordu o sırada. Dayım hamama gidip gitmediÄŸimi sorduÄŸunda, “Unuttum dayı, gezmeye dalınca…” dediÄŸimde, “Neyse boÅŸ ver, yengende yıkanırsın!” dedi. 

Bavulumla birlikte çıktım. Ä°lerden bir taksiye binecekken travestinin biri yanımdan koÅŸarak geçti. Arkasından da bir adam küfrederek koÅŸuyordu. Nasıl bir yerdi burası böyle? Korka korka bindim taksiye. Taksiyle giderken adamın travestiyi yakalayıp boÄŸazını sıktığını gördüm. Taksici, “Amına koyduÄŸumun ibneleri, bunların hepsini Yunan gibi dökeceksin denize!” dedi sırıtarak. Sonra da, “Ama bazıları acayip oluyor ha, kadından daha kadın!” dedi iÄŸrenç bir sırıtma eÅŸliÄŸinde. Adamın sözlerine karşılık vermedim hiç… 

[Orkun]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir